On road to Fethiye
Finally we could
see the sea at Akyaka.
The road between
İzmir and Fehiye, we hope that we travel nearby the sea, but it didn’t happen.
When we saw sea there
were a lot of cheers :D
İzmir’den Fethiye’ye
doğru yola çıktığımızda, solumuza güneşi sağımıza denizi alıp yolculuk
edeceğimizi sanarken dağ, tepe ve taşla devam ettik yolumuza. :D
Denizi
gördüğümüzdeyse sevinç çığıkları koptu arabanın içinde.
Navigasyonla hatta
navigasyonlarla yolu takip etme göreviyse bana düşmüştü. Artık D 550 ve D 400 karayolları
benden sorulur :D
And here is the
panaromic view of Ölüdeniz.
When we reached to
Ölüdeniz firstly we found a reasonable hostel after searching all town.:D It’s
name was Secret Garden.
Our second mission
was going to the sea side ofcourse.
And here we are. We
also checked F&B prices in the town. I can say that clearly they are really
expensive, especially meals. You can pay more for meals than your accommodation.
:D
Ölüdeniz
yolculuğumuz kaç saat sürdü bilmiyorum ama önceki gece yaptığım Eskişehir İzmir
yolculuğumdan daha kısa sürdğü kesin. :D
Ölüdeniz’e
vardığımızda ilk işimiz kalacak yer sorununu halletmek oldu. Heralde beldedeki
bütün otel ve pansiyonlarla konuştuktan sonra ismiyle dalga geçerek bi de
şuraya soralım dediğimiz ve verdiği çok uygun fiyatla öğrenci halimizle bizi
bile şaşırtan abi sayesinde Ölüdenizdeki evimize yuvamıza “Secret Garden”ımıza
kavuştuk. :D
Yerleştikten hemen
sonra deniz kenarına attık kendimizi. Bu işi yaparken restoranlardaki yemek
fiyatlarına bakmayı da unutmadık tabi. Biz yine bi şok geçirdik ama bu sefer
nedeni ucuzluk değil gereksiz pahalılıktı.
I have to mention
about paragliding and huge and really old British population in Ölüdeniz except
its beauty. When you looked at the sky you can see a lot of parachute and when
you looked at the ground you can see a lot of British.If you met any Turkish
person in Ölüdeniz except who works there you are very lucky.
Öldeniz’in doğal güzelliği dışında; hakkında bahsedilmesi gereken iki konu daha var.
Birincisi; her gökyüzüne baktığınızda havada süzülerek aşağı inen, inişine yakın hah şimdi kayalara çakılcak aha da denize düşüyo diye heycanlandığınız kendi çapınızda dalga geçtiğiniz ama orada kaldığım 4 gün boyunca küçük hedef şaşmaları dışında hiç bir olaya şahit olmadığım, alışana kadar gölgesi her tepenizden geçtiğinde hass.ktir noluyo lan diye tırstığınız, yapmasanız bile hayatınıza renk katabilen “yamaç paraşütü”.
Diğeri ise sizde yabancı bi ülkede tatil yapıyomuş hissi yaşatan ama yaş ortalaması dolayısıyla mantığınızla çatıştığınız bi yerde bi yanlış olmalı dediğiniz yoğun ve yaşlı İngiliz nüfusu. :D Türkiye’de İngiliz aksanına doyuyorsunuz. :)
You can see which activities can do in Muğla via this video, I think the video hasn't got a successful story but it ensure an impression to you about Muğla.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder