29 Temmuz 2012 Pazar

Greece #1

After a short flying with Pegasus Airlines, which is the airline that only have a direct flight to Athens, we reached Venizelos Airport.

Çok da uzun olmayan ve deniz manzarası ağılıklı hatta hep deniz ve adalardan oluşan uçuştan sonra Atina Venizelos Havalimanı'na ulaştık. Sanırım havalimanının adı daha uzun bişeydi ama aklımda sadece Venizelos kısmı kalmış. O ismi  de okuduğum bi kitaptan hatırlıyorum galiba :D

23 Temmuz 2012 Pazartesi

Another Long Way

But this time more than Eskisehir-Izmir. 
Tomorrow I will be set off a long way which will end in Olympia. Ofcourse I will have breaks in Izmir to packing and Athens. Olympia is a small town, which's population around 11.000. I am not hopefull for Olympia, but I am really excited about Athens. :)

Yarın uzun bir yol daha beni bekliyor. Ömrümün yollarda geçtiği hissine kapılıyorum bazen; ama bundan şikayetçi olduğum söylenemez tabi :D Tek sorun gidilecek yere uygun kıyafet seçip bavulu minimumda tutabilmek. Son zamanlarda bundan nefret eder duruma geldim. Ama bu sefer yaz okulunun yanı sıra tatil amacı da var, daha eğlenceli olur diye ummaktayım.
Araştırdığım kadarıyla Olimpiya oldukça küçük bir kent, ama önemini tarihten alıyor ve ilk Olimpiyat Oyunlarının oynandığı yer olarak biliniyor. Şehrin resimlerine de baktım tabi ki bilinçli bir turist olarak ama pek umut verici olmadılar. Bi Efes değil kendileri. :D Neyse gidip görmeden kesin yargılara varmasam iyi olacak gibi. Umarım bizi, gördüklerimden fazlası bekliyordur. :)
Neyse ki dönüşten önce Atina'da geçirilecek bir gün var, o bütün haftaya bedel olabilir. Hem orda ders, sunum vs. de yok. :D


21 Temmuz 2012 Cumartesi

From Parent's Hobby Garden


Last Day of Kars & Closing Ceremony


Last day of our trip we had shopping and tried to eat goose. I think it was delicious :D
 Closing Ceremony & Gala Dinner was gorgeous and we had fun thanks to Caucasian team.
At the end of the ceremony we had new attendance certificates.

Kars'taki son günümüzü alışverişe ayırdık. Herkes Kars'tan bi hatıra alma derdine düştü. :D Ben genel olarak yiyecek şeyler peşindeydim, gravier peynir ve bal gibi. :D Arkadaşlarım için de bi kaç küçük hediye, evdeki çoğu zaman ebatlarından dolayı nefret ettiğim, gittiğim yerlerden hatıra olarak aldığım magnetlere bile yeri olmayan mini barıma magnet falan aldım. :D Kars'a gelmişken meşhur kaz etini denemeden de dönmemeliydik ve denedik, ben beğendim. Yolunuz Kars'a düşerse siz de denemelisiniz. ;)
Kapanış yemeği de gelen Kafkas dansçılar sayesinde çok hareketli ve eğlenceli geçti.
Üstüne bir de bu projeye katıldığımız için birer sertifika aldık.



Eskişehir'de UEFA Coşkusu

Last week Eskişehir was very dynamic, thanks to Scot St Johnstone FC supporters. They came to Eskişehir, because of UEFA Europe League preselection match with Eskişehirspor FC. 
At the end of the 90 minutes, winner was Eskişehirspor with 2-0 score. But return match will be play on 26th of July under hosting of St Johnstone. If Es-Es can skip this lap, they will play with Olympic Marseille.

Geçtiğimiz hafta Eskişehir sokaklarında futbol coşkusu hakimdi. UEFA Avrupa Ligi 2. ön eleme maçı için taa İskoçya'dan kalkıp gelen fanatik ve neşeli St Johnstone taraftarları Eskişehir'e yeni bir hava kattılar. Sokaklarda geleneksel kıyafetleri "Kilt"'le gezenler, güneşi görünce kaçırmayıp hemen güneşlenenler... Eskişehir için ilginç bir haftaydı. :D
İlk maçta Eskişehirspor 2-0 galip geldi, rövanş maçı da haftaya İskoçya'da oynanacak ve Es-Es bu turu geçerse rakibi Fransa'nın eski gücünden pek eser kalmamış gibi görünse de Eskişehir için güçlü bir rakip olan Marsilya takımı.


20 Temmuz 2012 Cuma

Sarıkamış/Kars


Our last sightseeing tour was at Sarıkamış. Today there is a ski resort; but it also has a historical importance for Turkish people.

Kars'taki son gezimizde Sarıkamış'a gittik. Tarihi öneminin yanı sıra şuan Doğu'nun önemli kayak merkezlerinden biri haline gelmiş. Otelleri ve altyapısıyla kışın ziyaret edilesi hoş bir yer olmuş.


Çıldır Lake, Devil's Castle & Susuz Waterfall


Çıldır Lake, Devil’s Castle and Susuz Waterfall were destinations which are amazing and we visited them during our trip in one day.


Bir güne sığdırılmış üç harika yer; Çıldır Gölü, Şeytan Kalesi ve Susuz Şelalesi.


Ishak Paşa Palace

4th day of the trip, we had a long way to reach Ishak Paşa Palace. On the road our first stop was nearby the Armenia and Turkey border. It was an interesting point. There was two village; one of is Turkish village, the other one is Armenian village. At the middle of these two village there is a river and this river is border at the same time.

İshak Paşa Sarayı'na ulaşmak için Kars'tan yola çıktığımızda saat çok erkendi. Bu uzun yolda ilk durağımızda ilginç bir görüntü bizi bekliyordu. Yolun aşağısında biri türk diğeri Ermeni köyü olmak üzere iki köy ve bu köyleri ayıran ve aynı zamanda sınırı da belirleyen bir nehir.

Kars Castle & Kars Museum

We also visited Kars Castle during our Kars trip. You can see all Kars at castle's location, all mosques and churches, an old turkish bath, military structures and other old stone buldings. It has a good view.

Ve üçüncü gün ilk durağımız şehre tepeden bakan Kars Kalesi'ydi. Kale'ye çıktığınızda tüm şehri ayaklarınızın altına serilmiş buluyorsunuz.

19 Temmuz 2012 Perşembe

Kings of Convenience in Istanbul Again


As part of the Garanti Jazz Green Nordic Music Festival, Kings of Convenience will play at Babylon on September. Tickets are not put up for sale for now.
And here is the my favorite song. And also I added  Bergen/Norway to my list of place to go thanks to this video. :)

18 Temmuz 2012 Çarşamba

Real Cultural Activities :D

The aim of the project is providing cultural knowledge between different countries. We were very successful this subject but not usual way, we did this according to some special activities. :D
Such as playing backgammon and card, drinking turkish coffee and fortunetelling, eating sunflower seeds with tea, hubbly-bubbly and dancing.

Projenin amacı kültürleri tanıtmaksa biz bunu gayet güzel başardık. Ama bize gösterilen bir yolla değil tabi ki. Her şey kendiliğinden gelişti. İlk hareket batağın kültürlerarası yaygınlaştırılması oldu galiba, sonra gerisi geldi zaten :D

Ani Ruins/Kars

 Second day of our trip we visited Ani Ruins. Besides bad slip road and our tour guide who is Panaromic Celil, there was some extra problems like herd of cows. :D

15 Temmuz 2012 Pazar

Fırst Day of Kars

End of the two hours we can reach Kars Airport and a rainbow with cold weather welcomed us. :D

Havada geçen iki saatin sonunda Kars havalimanına ulaşmayı başardık. Ama indiğimizde bizi iki sürpriz bekliyordu; birincisi başını ve sonunu görebildiğimiz büyüleyici bir gökkuşağı, ikincisi de gökkuşağının yanısıra  hava durumu raporlarına bakarak "Temmuz ayında hava bu kadar soğuk olur mu canım." dediğimiz ama gerçekte var olan soğuk hava karşıladı bizi. :D



Ready for the Kars

When the date was 1st of July, we were ready at Adnan Menderes International Airport as a group to departure from Izmir to Kars. 

Tarihler Temmuzun 1'ini gösterdiğinde  İzmir Adnan Menderes Havalimanı'nda yolculuk için hazırdık.

The Main Reason to Open This Blog -ATA Fellows-


Official and actual blog of project is ATA Fellows managing by Gabi. Main aim of this project and our daily activities are there simultaneously. You can check it ;)

Bu blogu açma sebebim olan asıl konuya geç de olsa gelebildim sonunda. Projeden bahsedeyim biraz. Amerika tarafından yönetilmekte ve kültürel turizm aracılığıyla barışı ve huzuru sağlamayı amaçlamaktadır. Bu amaç için seçilen bölge ise Türkiye'de 3 ayrı ülkeye de sınırı olan Kars ve çevresi.
Bu proje kapsamında biz, Türk ekibi Dokuz Eylül Üniversitesi Turizm İşletmeciliği Bölümü olarak İzmir'den çok çok uzakta olsa da ev sahipliği yaptık. Amerikalı ekip Florida Üniversitesi'nden, Ermeni ekip ise Ermenistan Devlet Üniversitesi'nden  katıldı bu projeye. Toplamda 42 kişiden oluşan bir gruptuk.
 Projenin Kars ayağı amacına ulaştı mı bilmem ama Kars'ta geçen süre içinde Kars'a rağmen çok eğlendik ve iyi dostlar edindik. :)


14 Temmuz 2012 Cumartesi

Indispensable places #1 - Caffé Nero

In İzmir, first indispensable place is Caffe Nero for me, however both two Caffe Nero is far away from my home. We started to go there with a group project about our Destination Management course.
 Its coffee and desserts are excellent, but I prefer fresh fruit salad and San Pellegrino these extremely hot days. Muesli with yoghurt is worth to try ;)


Paylaşmam gereken bir diğer konu da vaz geçemediğim favori mekanlarım. Önceliği İzmir'e verdim; çünkü orada daha fazla vakit geçirdiğim ve daha çok vazgeçilmezim olduğu için.
İzmir'de en önde gelen yer ise tabi ki Caffe Nero; biri Agora Alışveriş Merkezi diğeri de Adnan Menderes Dış Hatlar Teminali olmak üzere şimdilik iki tane. Ve ikisi de benden çok uzakta. Ama bu Nero'ya ulaşmama engel değil tabi ki :D

13 Temmuz 2012 Cuma

Somewhere in Eskişehir

Yes, somewhere in Eskişehir because I don't remember the name of cafe. Maybe tomorrow I can go and check its name, if it is still there. :D
It was a nice cafe, I don't remember its name but I remember its fried potatoes and dips and ofcourse our little guest. :)

Yazımın adı böyle  olmak zorunda kaldı, çünkü oturduğumuz yerin adını hatırlamıyorum. :D Zaten Izmir'in barlar sokağında olduğu gibi Eskişehir'in barlar sokağındaki yerler de birbirine çok benziyor.

Historical Odunpazarı Houses


It is time to have city tour in Eskişehir. Our first destination is Historical Odunpazarı Houses which are located nearby my parent's home.


 Last 7-8 years Eskişehir has a huge evolution thanks to Yılmaz Büyükerşen who is mayor of the Eskişehir Metropolitan Municipality. Restored Odunpazarı Houses are only a sample of his works. In the district there are also Glassblowing Museum, a hotel, cafes and shops nearby the historical houses.
If you have opportunity to see Eskişehir, your first destination will be Odunpazarı Houses because sightseeing tours are starting at this point :D

Again and Again Izmir-Eskişehir

I said that I don't like the road between Izmir and Eskisehir before. But at my last travel, I realized that it can be better while the sun is rising early in the morning. :)


Eskişehir İzmir yolunu sevmediğimi daha önce söylemiştim.
 Fikrim değişti mi? Hayır :D 
Ama geçen gelişimde fark ettim ki aslında fena manzaralar yok değilmiş. Sadece uyanık olmam gerekiyomuş :D